range 2 Anlamı, Karşılığı

# A B C Ç D E F G H I İ J K L M N O Ö P Q R S Ş T U Ü V W X Y Z

İngilizce - Türkçe

  • range 2
    i. 1. alan, saha. 2. mera, otlak. 3. (bitki veya hayvanın doğal olarak yetiştiği) alan/alanlar: Its range is confined to the mountainous regions of northeast Turkey. Yalnız kuzeydoğu Türkiye´nin dağlık yörelerinde bulunur. 4. sıra, dizi. 5. erim, menzil: The deer was now within the range of his gun. Geyik artık tüfeğinin menzili içindeydi. 6. (yemek pişirmeye yarayan üstü ocaklı) fırın; kuzine, kuzina. 7. istatistik dağılım.